Çalışan kadın olmak hele hele de çalışan bir anne olmak kolay değil. Son yıllarda çalışan kadın sayısı hızla arttı. Çalışan kadın bir yandan iş hayatı, yetiştirilmesi gereken evraklar, yapılması gereken sunumlar peşinde koşarken, diğer yandan ev işleri, çamaşır, bulaşık, çocuğun okulu, dersi derken kendini ihmal ediyor, sağlıklı beslenme bir köşede askıda kalıyor. Çünkü öğünlerini çabuk hazırlanabilen, sağlıksız yiyeceklerle geçiştiriyorlar. Başarılı bir iş kadını sıfatını taşımak için fiziksel ve zihinsel yönden sağlıklı, ayrıca ruhen dengeli olmak gerekir. Çalışan ve günün ağır temposuna ayak uyduran ya da uydurmaya çalışan bir kadın iseniz aşağıdaki tavsiyelere uymanızı öneririm:
Kahvaltı günün en önemli öğünüdür. Vücudunuz gece boyunca enerji alımını durdurmuştur. Bu yüzden sabahları metabolizma yavaş çalışır. Metabolizmanızın enerji alımı ile hızlanması için mutlaka her sabah kahvaltı yapmalısınız. Açık yeşil çay, tam buğday ekmeği, yarım yağlı peynir, haşlanmış yumurta ve mevsim yeşillikleri ile güne merhaba diyebilirsiniz. Genelde çalışan kadınların en fazla yakındığı şey “kahvaltı yapmaya vaktim yok” olmaktadır. Aslında yapmanız gereken 20 dakika daha erken uyanmaktır. Hayatınızda birşeyleri değiştirmek istiyorsanız, bazı konularda fedarlık yapmalısınız, mesela uykuda. Erken uyanmakta zorlanıyorum diyorsanız, o zaman aynı menüyü tost ya da sandviç yapıp işte yiyebilirsiniz. İşte de yemek yemeye vaktim yok diyorsanız o zaman, yarım yağlı bir sütle yulaf ezmesini karıştırıp yiyebilirsiniz. Böylelikle hem hazırlama hem de tüketme yönünden daha az zamana ihtiyaç duyarsınız. Yani anlatmaya çalıştığım şu ki, kahvaltı yapmamak için bahanelerin arkasına saklanmayın, kahvaltıyı kesinlikle atlamayın. Emin olun kahvaltı yaparak kendinizi hem daha zinde hissedeceksiniz hem de metabolizmanızı hızlandıracaksınız. Sabah başladığınız sağlıklı beslenme programını gün boyu devam ettirebileceksiniz. Yarın yeni bir gün, ilk işiniz güne kahvaltı ile başlamak olsun.
Öğle ve akşam yemeklerinde hazır yağlı yiyecekler tüketmek yerine, akşamdan, evde kendinize beslenme çantası hazırlayın. Hazır yağlı yiyecek almadığınızda hem sağlıklı beslenmiş olacaksınız hem de paranız cebinizde kalacak. Her gün öğlenleri hazır yemek aldığınızı düşünün. En hesaplısından gidelim; günde 15 TL’ den haftada 75 TL eder. Yani ayda 300 TL. Evden getirseniz 1/3’ ünden de az. Üstelik sağlıklı ve temiz olması da artısı. Artan parayla, forma girecek vücudunuza yeni kıyafetler alıp, yeni kombinler oluşturabilirsiniz. Evden getireceğiniz ızgara kırmızı ya da beyaz et, yanında tahıl, salata ve yoğurt ile sağlıklı bir menü oluşturabilir ya da et salata yerine etli bir sebze yemeğini tercih edebilirsiniz. Formda kalmak sizin elinizde.
Gelelim ara öğünlere. Ara öğün yapmak hem metabolizmanızı hızlandıracak, hem de tok tutacağından bir sonraki öğünde yemeğinizi daha az yemenizi sağlayacaktır. Tatlı, çikolata, cips, abur cubur yerine meyve (kuru/ taze), kuruyemiş, süt ürünü, tam tahıllı bisküvi gibi sağlıklı atıştırmalıkları tercih edin. Ara öğün yaparak daha iyi seyreden kan şekeri ile daha zinde kaldığınızı farkedeceksiniz.
Hareketsiz kalmak sağlığınızın birincil düşmanıdır. Egzersizi hayatınızın bir parçası haline getirin. Egzersiz yapmak metabolizmanızı hızlandırır ve zinde olmanızı sağlar. Ama iş hayatındaki hareketliliğe başka şekilde ayak uyduramazsınız. Günde 10.000 adımı kendinize hedef belirleyin. Arabanızı otoparkın iş yerinize en yakın bölümüne değil, en uzak bölümüne park edin. Asansör yerine merdiven tercih edin. Asansörü bekleyene kadar merdivenleri çok kez inip çıkmış olursunuz zaten.
Bol su içmeyi ihmal etmeyin. Su içmek için susamayı beklemeyin. Suyu tek başına içmek zorunda değilsiniz. Suyunuza, sadece tat vermekle kalmayıp toksinlerin atılmasına da yardımcı olacak, birçok meyve ekleyebilirsiniz. Günde en az 2 litre su içmelisiniz. Su metabolizmanızın hızlanmasına yardımcı olur, tokluk hissi verir, atıştırma isteğini azaltır.
Sağlıklı günler dilerim.
Dyt. Banu Özbingül ARSLANSOYU